KIRAN DA OLSA KIRIL DÜŞ FAKAT EĞİLME SAKIN

20 Nisan 2010 Salı

Mustafa Kemal'in Subayının Çığlığı

       “Atatürk’ten, yarattığı devrimlerden koparılmak istenen koşullarda yaşıyoruz, yaşatılıyoruz. Mustafa Kemal düşüncesi en tehlikeli biçimde sorgulanıp zehirlenmektedir. İnsanlık tarihinde olağanüstü bir uygarlık devrimi gerçekleştirmiş kişiyi yıkmak isteyenlerin amacına hizmet edilmektedir.
       Telefon tapelerimde, tarihi yaşayan, yaratan ve yazan ebedi önderimizin eseri TC kuruluş destanı Nutuk, daha uygar bir geleceği güvenceye almak için Ata’nın Afet İnan’a yazdırdığı Medeni Bilgiler, ülkemizin tapusu Lozan’ı konu edinen ve ülkenin birliğini amaç güden cümleler suç unsuru olarak, görülerek kalın ve büyük puntolarla işaretlenmiştir.
       - Nutuk’u ancak, Mustafa Kemal’in ışığından ruhları kamaşan yarasalar, Medeni Bilgiler’i ancak medeniyet düşmanı ahlak tarantulaları, Lozan’ı ancak garip ihtirasların bulandırdığı karışık beyinler suç unsuru olarak görebilir.
      Bunu yapanlar Türk milletinin kutsallarını, üzerinden destursuz geçilebilecek bir köprü mü sandılar?.. Vatanın bütün ümit ve istiklalini bağladığı gençliğin neyi görmesini istemiyorlar. Orada terör yok. ‘Ya istiklal, ya ölüm’ var! Nutuk’ta darbe yok! Kültür devrimi, bağımsızlaşma, çağdaşlaşma, demokratikleşme var.
       Mustafa Kemal sevgimiz, çizgimiz bize zehir edilmeye çalışılıyor. Çok net ifade ediyorum:.
      - Bunları buraya suç unsuru olarak koyanların görevleri beni bununla suçlayıp hapis yatırmaksa benim görevim hapis yatmaktır. Onların görevi beni öldürmekse o zaman benim ki de bu uğurda ölmektir. Hem de gözümü bile kırpmadan. Bu düşüncede olanlar sürgüne gönderiliyorsa, benim görevim umutsuzluğa kapılmadan yola çıkmaktır.
       Mustafa Kemal’in asil devletinde bunları suç kabul eden herkese sesleniyorum:
       - Zincire vursanız ellerimi ve ayaklarımı tehdit edebilirsiniz. Boynunu vurduracağım derseniz boynumu tehdit edersiniz. Avukatını tutuklarım derseniz savunmamı tehdit edersiniz. Hapiste çürüyeceksin derseniz tehdit ettiğiniz şu zavallı bedenimdir. 20 ay yattım 120 bin ay yatsam ne olur? Ömrüm zindanda bitse ne olur? Adam olan yeminine sadık kalır. Ben askerlik yeminime sadık olarak bu dünyadan göçeceğim. Beni, benliğimi, ruhumu hiçbir şekilde tehdit edemezsiniz. Bunlardan biri için bile korkuya kapılacak olursam işte o zaman tehdit edilen gerçekten ben olurum.
       Vatanını, ulusunu sevmiş olmanın bedelini ödeyen insanların ne ilkiyiz ne de sonuncusu. Ancak unutulmasın ki biz burada olduğumuz için Türk Silahlı Kuvvetleri, Türkiye Cumhuriyeti Devleti büyüklüğünden bir şey kaybetmez. Vatan sağ oldukca elbet bu mevkilere, makamlara gelip bu görevleri ifa edecek vatan evlatları bulunur. Üç tane alırsınız, her sene Harbiye’den bin tanesi mezun olur. Türk Silahlı Kuvvetleri mahkeme salonlarına sığmaz!
       Herkes bilsin ki, bizler burada nöbetteyiz. Mustafa Kemal Atatürk için her koşulda, her zamanda ve mekânda siper olacağız… O bu topraklarda hiç kaybetmedi, yine kazanacak!
       - Türk milleti adına karar veren heyetinizden Nutuk’u suç sayan bu iddianameyi tarihin çöplüğüne atmanızı talep ediyorum.

Tutuklu Kr. Plt. Teğmen. Mehmet Ali Çelebi”

Gönderen: Cengiz Yalçın

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder